s
Cizre’de İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yapılan bombalı saldırının sorumluluğunu PKK üstlendi. 11 polisin öldüğü ve 78 kişinin de yaralandığı saldırı, bazı çevrelerde, Türkiye’nin Suriye’de başlattığı Fırat Kalkanı operasyonuna misilleme olarak değerlendiriliyor.
Türk yetkililer, Fırat Kalkanı operasyonu nedeniyle olası şiddet olaylarına karşı hazırlıklıydı.
HDP İzmir milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Fırat Operasyonu’nu, Türkiye’nin Suriyeli Kürtler’i hedef alan politikasının devamı olarak niteliyor. Operasyonla Türkiye’nin, cihatçı gruplara YPG’ye karşı insan ve malzeme tedarik ettiğini öne süren Kürkçü, bunun Ankara’nın Suriye politikasının bir parçası olduğu görüşünü savunuyor.
Uzmanlar, YPG güçlerinin çoğunun PKK militanlarından oluştuğunu, bu yüzden de Fırat Operasyonu’na misilleme tarzında saldırıların artabileceğini düşünüyor.
Emekli Tuğgeneeral Haldun Solmaztürk, operasyon öncesinde yaptığı değerlendirmede YPG’ye karşı herhangi bir askeri operasyonun Türkiye’de şiddeti arttırabileceğinden endişelendiğini söyledi.
Solmaztürk, sınırın Türkiye tarafında güvenliği sağlamanın böyle bir durumda giderek zorlaşacağı görüşünde.
Adını açıklamayan bir Türk yetkili, Amerika’nın Sesi’ne WhatsApp üzerinden verdiği bilgide, Türk hükümetinin Suriye’ye daha önce müdahale etmek istediğini, ancak geçen ayki darbe girişiminin arkasında olan kesimlerin operasyonu engellediğini kaydetti.
Siyasi gözlemciler, darbe girişiminden sonra oluşan ortam nedeniyle askeri yetkililerin Fırat Kalkanı operasyonuna yönelik endişelerini dile getiremeyeceklerini söylüyor.
Gazeteci Semih İdiz, her ne kadar darbe girişimi sonrasında TSK’nın konumu olumsuz etkilense de, güvenlik kuvvetlerinin hala çok güçlü olduğuna dikkat çekiyor.
İdiz, ordunun son durumunun işi zorlaştırmış olsa da, PKK’ya karşı verilen mücadelede TSK kadar, ağır silahlara, helikopterlere sahip özel emniyet güçlerinin de büyük payı olduğuna dikkat çekiyor.
Ankara ise Suriye’deki konumunu güçlendirmeyi sürdürüyor. Hükümet yanlısı medya kuruluşları, Suriye’de halen 500 asker bulunduran Türkiye’nin bu rakamı 15 bine çıkartabileceğini söylüyor. Bu durum da, gözlemcilere göre, YPG ile çatışma riskini ve buna bağlı olarak da PKK’nın artan şiddetini körükleyebileceğini söylüyor.