AKP iktidarının tasarruf bahanesiyle Halk Eğitim Merkezleri’nde usta öğreticilere görev vermemesi, eğitim sisteminde büyük bir kriz yarattı. Halkın eğitimi için hayati öneme sahip olan bu öğreticiler, “bütçe bitti” gerekçesiyle sahipsiz bırakıldı. CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç, konuyla ilgili sert eleştirilerde bulunarak, “Bu sadece usta öğreticilerin değil, ücretsiz eğitim alma hakkından mahrum kalan milyonlarca yurttaşın sorunudur. Halkın eğitimi, sarayın lüksüne kurban edilemez!” dedi.
“Bu Boşluğu Kim Dolduracak?”
Halk Eğitim Merkezleri’nde çok sayıda kursun açılmaması ve usta öğreticilerin görevlerine son verilmesi, hem öğrencileri hem de öğreticileri zor durumda bıraktı. CHP Milletvekili Melih Meriç, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı: “Halk Eğitim Merkezleri’nin eğitiminin %97’si usta öğreticiler tarafından sağlanıyor. Bu devasa boşluğu kim dolduracak? Yıllardır emek veren öğreticiler, bu yıl ‘bütçe yok’ diyerek görevlerinden uzaklaştırılıyor. Bu, halkın eğitim hakkına vurulmuş en büyük darbedir. Başvurularını yapan yüzlerce usta öğretici, kendilerine görev verilmeyeceğini öğrenince büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Bugün bu merkezlerin kapılarını kapatanlar, geleceğimizi karanlığa mahkûm ediyor.”
“Usta Öğreticiler Ne Memur Ne İşçi”
Meriç, usta öğreticilerin sosyal güvencesiz bir statüde çalıştırıldığını ve yıllardır görmezden gelindiğini ifade ederek, şu açıklamalarda bulundu: “Usta öğreticiler ne memur ne de işçi. Asgari ücretin altında maaş alıyorlar, resmi tatillerde ücretlerinden kesinti yapılıyor. Pandemide maske üretiminden depremlerde sahada aktif olmaya kadar her görevi üstlenen bu insanlar, şimdi sahipsiz bırakıldı. Bu adaletsizlik kabul edilemez. Yabancı dil, sanat, trafik ve diksiyon gibi kursların kapatılmasının bireysel ve toplumsal gelişime darbe olduğunu unutmamalıyız. Halk Eğitim Merkezleri’ni işlevsiz bırakmak, işsizlikle, zararlı alışkanlıklarla ve toplumsal şiddetle mücadelede önemli bir aracı devre dışı bırakmak anlamına geliyor. Eğitim, toplumsal refahın ve kalkınmanın temel taşıdır. İktidarın bu politikası, halkın geleceğini çalmaktır.”
“Saraydan Tasarruf Edin, Eğitimden Değil”
Eğitim alanındaki kısıtlamaların topluma ağır bir bedel ödettiğini belirten Meriç, şöyle devam etti: “Halkın vergileriyle oluşturulan bütçe, yandaşa rant, saraya şatafat için kullanılıyor. Günlük 53 milyon lira harcanan saraylar dururken, halkın eğitimi ‘bütçe yok’ bahanesiyle rafa kaldırılıyor. Eğer tasarruf yapmak istiyorlarsa, önce kendi lükslerinden vazgeçsinler!”
Usta Öğreticilerin Talepleri Yerine Gelsin
Meriç, usta öğreticilerin taleplerini sıralayarak iktidarı adım atmaya davet etti:
-Görev tanımlarının yapılması,
-Statülerinin belirlenmesi,
-Özlük haklarının sağlanması,
-Sözleşmeli veya kadrolu statüye geçirilmesi.
Meriç, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Bu talepler yalnızca usta öğreticilerin değil, eğitim hakkına sahip çıkmak isteyen milyonların talepleridir. Eğitimden tasarruf edilmez. Eğitim, toplumun geleceğidir ve iktidar bu geleceği karanlığa sürüklemeye çalışıyor. Biz, halkın eğitimi için her türlü çabayı göstereceğiz. Eğitimin karanlığa mahkûm edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Bu israf düzenine karşı halkın hakkını savunmaya devam edeceğiz!”