Başbakan Yardımcısı Kaynak Gaziantep'te Açıklaması

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Suriye’de 5,5 yıldır süren bir savaş var. Bunu tek başımıza sonuçlandıramayacağız, neticelendiremeyeceğiz. Bölgede başka aktörler var ama burada, aramızda muhacir olarak bulunan 2,5 milyon Suriyelinin eğitim, sağlık gibi ihtiyaçlarını planlayabilir, yönetebiliriz.” dedi. Kaynak, Gaziantep‘teki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle Divan Otel’de gerçekleştirilen toplantıda “Suriyeli sığınmacıların geleceğini” değerlendirdi. Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 […]

Başbakan Yardımcısı Kaynak Gaziantep'te Açıklaması


Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Suriye’de 5,5 yıldır süren bir savaş var. Bunu tek başımıza sonuçlandıramayacağız, neticelendiremeyeceğiz. Bölgede başka aktörler var ama burada, aramızda muhacir olarak bulunan 2,5 milyon Suriyelinin eğitim, sağlık gibi ihtiyaçlarını planlayabilir, yönetebiliriz.” dedi.

Kaynak, Gaziantep‘teki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle Divan Otel’de gerçekleştirilen toplantıda “Suriyeli sığınmacıların geleceğini” değerlendirdi.

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimine dikkati çeken Kaynak, 15 Temmuz’un ikinci bir Çanakkale mücadelesi olduğunu söyledi.

Darbe girişimi sırasında 240’ın üzerinde vatandaşın şehit olduğunu anımsatan Kaynak, “Şehitlerimize rahmet, gazilerimize minnet sunuyorum. Tarihin kaydettiği en acımasız, vahşi ve en canice işlenen, sapkın din anlayışıyla yapılan bu darbe girişiminin tekrarlanmaması için önemli tedbirler aldık. 7 Ağustos günü Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız muhalif partilerin temsilcileri, Genelkurmay Başkanımız, kuvvet komutanlarımızın katılımıyla İstanbul Yenikapı’da ve 80 ilde düzenlenecek demokrasi mitingiyle 15 Temmuz’daki gibi Kürt, Alevi, Sünni, kadın, erkek, yaşlı hep beraber millet iradesini göstereceğiz.” diye konuştu.

Suriye’deki iç savaş

Veysi Kaynak, “2011 yılından beri Suriye‘deki diktatörün (Beşar Esed) kendi halkının üzerine bomba yağdırdığı”nı dile getirerek, bu süreçte Suriye halkının yüzde 60’ının ülkesini terk ettiğini anımsattı.

Bombaların ayırdığı çocuk, genç, kadın ve erkeklerin kendi güvenliklerini sağlamak için gerek Suriye‘de, gerekse Suriye dışında emniyetli bir yer aradıklarını aktaran Kaynak, şöyle devam etti:

“Bizzat şahit oldum. Suriyeli sığınmacılara ilk el atan şehir Gaziantep oldu. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve o zamanki il başkanı, milletvekilimiz Ahmet Uzer bu konuyu dile getirdiler. Neler yapabileceklerini tasarladılar. Huzurlarınızda onlar adına Gaziantep halkına teşekkür ediyorum. O zamanki Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan‘ın talimatıyla açık kapı politikası uygulayarak Suriyeli muhacir kardeşlerimize kapıları açtık. Hemen geçici barınma merkezi inşa edildi. 250 bin Suriyeli kardeşlerimiz buralarda ikamet ediyor. Onun dışında 2,5 milyon muhacir kardeşimiz de Türkiye‘nin çeşitli illerinde bizlerle beraber huzur içinde yaşıyor. Efendimiz Hazreti Muhammed‘den bin 400 yıl sonra muhacir kardeşlerimize ensar olma şerefine nail olduk. Suriye‘de 5,5 yıldır süren bir savaş var. Bunu tek başımıza sonuçlandıramayacağız, neticelendiremeyeceğiz. Bölgede başka aktörler var ama burada, aramızda muhacir olarak bulunan 2,5 milyon Suriyelinin eğitim, sağlık gibi ihtiyaçlarını planlayabilir, yönetebiliriz. Bizim yeni konular konuşmamız gerekiyor.”

Türkiye’de 960 bin okuma çağında Suriyeli çocuk bulunduğunu ancak bunların 111 bininin eğitim aldığını anlatan Kaynak, 18 milyon Suriyeli’nin Türk doktorlar tarafından muayene edildiğini, 600 bin civarındaki hastaya da cerrahi müdahale yapıldığını söyledi.

“Batı’ya, dayanışmanın, paylaşmanın ne olduğunu gösterdik”

Türkiye’nin birçok şehrindeki geçici barınma merkezlerinde Suriyelilere çeşitli meslek edindirme kursları verildiğini, onlarla rehabilitasyon faaliyetlerinde bulunulduğunu dile getiren Kaynak, bu insanların gelecekleri için eğitimden sağlığa her şeyi planlamak zorunda olduklarını aktardı.

Bugün bir araya gelmelerinin en temel sebebinin bu insanların geleceğini konuşmak olduğunu dile getiren Kaynak, şöyle konuştu:

“Biliyoruz ki sivil toplum kuruluşları, belediyelerimiz, muhacirlere ensar şuuruyla yaklaştılar. Ekmeğini, işini, evlerini paylaştılar. Bu toplantı talebi de gazi, ensar şehirden geldi. Bu toplantıyla sivil toplum kuruluşlarının yaptıkları işleri, tekliflerini dinlerken önümüze çok ibretlik sayfaların da açılacağını göreceğiz. Modern, gelişmiş medeniyetin temsilcileri dediğimiz Batı ülkelerinde Suriyeli kadınlara bozuk para atarak şınav çektirilirken Türkiye‘de bizim hangi hayırlı gayretlerde bulunduğumuzu müşahade edeceğiz. Geri kabul antlaşması çerçevesinde boy, tahsil, yakışlılık gibi, özellikle trajikomik bir şekilde söylüyorum, seçerken bile bir lütuf olarak gösterdiler. Batı’ya, görmek isteseler de istemeseler de dayanışmanın, paylaşmanın ne olduğunu gösterdik.”

Exit mobile version