Egzersiz Vücut Direncini Arttırıyor

Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Sağlık Bilimleri Yüksekokulu (SBYO) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Görevlisi Uzman Fizyoterapist Deniz Erdan Kocamaz, kış aylarında yapılacak fiziksel aktiviteler ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Deniz Erdan Kocamaz, güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak için ilk adımın, sağlıklı yaşam stratejilerinin uygulanması olduğunu belirterek: “Yılın en soğuk zamanı olan kış aylarında çocuk […]

Egzersiz Vücut Direncini Arttırıyor

Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Sağlık Bilimleri Yüksekokulu (SBYO) Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Görevlisi Uzman Fizyoterapist Deniz Erdan Kocamaz, kış aylarında yapılacak fiziksel aktiviteler ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Deniz Erdan Kocamaz, güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmak için ilk adımın, sağlıklı yaşam stratejilerinin uygulanması olduğunu belirterek: “Yılın en soğuk zamanı olan kış aylarında çocuk ve yetişkinler için en önemli durum hastalıklardan korunmaktadır. Soğuk algınlığı ve kirli havanın vücutta yarattığı yorgunluk hissini azaltabilmek, ağrı ve solunum problemlerini en aza indirgemek, ek olarak bireylerin vücut direncini artırabilmek için en etkili yöntemlerden biri egzersizdir. Düzenli fiziksel aktivite ile vücutta kan dolaşımı artmakta ve dokulara giden oksijen miktarı artmakta buna bağlı olarak bireyin yaşadığı yorgunluk düzeyi azalmaktadır. Vücut ısısı, üretilen ısı ve kaybedilen ısı arasındaki dengenin sağlanması ile korunur. Yapılan egzersizler sonucu artan bölgesel kan akımı ile özellikle el, ayak ve bacaklardaki üşüme hissi azalmaktadır. Halk arasında egzersiz programları bahar ve yaz ayları ile birlikte yapılır düşüncesi yaygındır ancak sıcak ve nemli havada egzersiz, kritik ısı artışına neden olabilir, egzersizi limitleyebilir ve ısı hastalıkları gelişmesi riskini arttırırken, kışın egzersiz sırasında normal vücut sıcaklığı korunabilir” dedi.

Düzenli Egzersiz, Ağrı ve Hareket Kısıtlılığını Önlüyor

Kocamaz, egzersiz programları yapılırken, bireylerin yaşadığı çevre, yaş, cinsiyet, var olan hastalık durumları göz önünde bulundurulması gerektiğine dikkat çekerek şunları kaydetti: “Kış günlerini yaşadığımız şu günlerde buzlanmanın artmasına bağlı olarak, düşme ve sonrasında kırık, bağlarda zedelenme, burkulma gibi problemlere sık rastlanmaktadır. Haftada 3 gün 45-60 dakikalık egzersiz programları ile kas fonksiyonları artmakta, denge sorunları azalmakta ve düşme riski de azaltılabilmektedir. Kış aylarında sürekli aynı ortamda kalmak, ortamı soğuktan korunmak için havalandırmamak kış hastalıklarına yakalanma riskini artırmaktadır. Açık havada, soğuğu daha az ileten termal kıyafetler ile kısa süreli yürüyüşler, hem fiziksel hem de psikolojik açıdan önemlidir. Soğuk havalarda sıkça karşılaştığımız kas iskelet sistemi problemlerinden bir tanesi de, özellikle boyun bölgesinde olmak üzere kas spazmı olarak adlandırılan, kas yapılarının daha gergin hissedilmesidir. Bu gerginliğe bağlı olarak oluşan ağrı ve hareket kısıtlılığını da düzenli egzersiz ile önlemek mümkündür” dedi.

“Egzersizi Yaşam Tarzınız Haline Getirin”

Kocamaz, soğuk havalarda artan şikayetlerden biri olan kulunç problemlerine de değinerek: “Kulunç problemlerinin; germe, gevşeme ve kuvvetlendirme egzersizleri ile en aza indirgenmesi sağlanabilir. Aynı zaman egzersiz ile birlikte vücudumuzda salınan bazı hormonlar sayesinde stres düzeyi de azalmaktadır. Sonuç olarak soğuk havalarda evde, okulda, iş yerinde veya kapalı spor salonlarında en az 15-20 dakika ayırarak ve egzersizi yaşam tarzınız haline getirin. Eğer düzenli egzersiz yaparsak, kendimizi çok daha iyi hissedebilmemiz ve hastalıklardan korunabilmemiz mümkündür” dedi.

Exit mobile version