Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

HER SABAH BİR FELAKET İLE UYANMAK İSTEMİYORUZ

MMO başkanı  Hamit Öztürkmen,”Çok

MMO başkanı  Hamit Öztürkmen,”Çok katlı ve çok amaçlı binalar gün geçtikçe artmaktadır. Bu süreçte yeni binalara uygun ciddi önlemlerin alınması da gerekmektedir. Bu önlemlerin başında yangın güvenliği gelmektedir.” Dedi

Makina mühendisler oda başkanı Hamit Öztürkmen yaptığı basın açıklamasında.” Yangın, ne zaman ve nerede başlayacağı belli olmayan ve ne kadar süreceği de önceden kestirilemeyen bir tehlikedir. Yangınlar, ölüm ve yaralanmaların yanında, büyük maddi hasarları da beraberinde getirmektedir. Yangında can ve mal kaybını önlemenin birinci koşulu, yangının çıkmasını önlemek ve buna uygun tedbirleri almak, ikinci koşulu ise yangın çıktığında erken müdahale ederek yangının büyümesini, yayılmasını önlemek, söndürülmesini sağlamak ve bu sırada insanları güvenli bir şekilde binadan tahliye etmektir.

Yangın bir kader değil, elektronik algılama ve söndürme sistemleriyle önlenebilen bir felakettir. Çıkış sebebi ne olursa olsun, günümüz teknolojisi yangın felaketlerinin önlenmesine ve büyümesine engel olacak olanaklara sahiptir. Ancak ülkemizdeki uygulamalar, denetim eksikliği ve yetersiz mevzuat düzenlemeleri yangınların, katliamlara dönüşmesine yol açmaktadır.

Maalesef bu katliamlardan birini geçtiğimiz günlerde Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yaşadık. Bir otelde çıkan yangında 78 yurttaşımızı kaybettik. Bu katliamda yaşamını yitiren tüm yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Çıkış sebebi ne olursa olsun, günümüz teknolojisi yangın felaketlerinin önlenmesine ve büyümesine engel olacak olanaklara sahip iken, peki neden bu kadar yangın felaketi ile karşı karşıya kalıyoruz.

Yanlış ve hatalı uygulamalar ile doğruların ne olması gerektiğini aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz.

PROJELENDİRME ; Öncelikle yapının sınıfı ve cinsine göre binaların yangın tesisatı projesi yapılmalıdır. Projelendirmelerin nasıl yapıldığı, kimler tarafından yapıldığı, yetkili/eğitimli mühendisler tarafından yapılıp yapılmadığı ve bu projelerin teknik, standart ve yönetmeliklere uygun yapılıp yapılmadığı denetlenmeli ve kontrol edilmelidir.

UYGULAMA ; Doğru, standart ve yönetmeliklere uygun olarak yapılan projelerin doğru bir şekilde uygulanması çok önemlidir. Uygulama sırasında ve sonrasında projeye uygun bir şekilde uygulamanın yapılıp yapılmadığı kontrol edilmeli ve denetlenmelidir. Uygun boru çapları, uygun su depoları, mahale uygun ve yeterli sayıda projede belirtildiği gibi sprinkler, yine projede belirtildiği gibi yeterli sayıda yangın dolapları, yangın tüpleri, yangın merdivenleri, kaçış yolları, duman tahliye sistemi vb. projede bulunan tüm teknik detayların doğru bir şekilde uygulandığı ve çalışır vaziyette olduğu kontrol edilmelidir.

KONTROL ve BAKIM ; Binanın yapım aşamasında projelendirmenin ve uygulamanın doğru yapılması her şeyin tamam olduğu anlamına gelmemektedir. Yangın güvenlik sistemi ihtiyaç olmadığı durumlarda yıllarca kullanılmadan bekleyen, bir gün istenmeyen bir durum olur ise kullanılsın, insanların can ve mal güvenliğini emniyete alsın diye kurulan bir sistemdir. İşte bu yüzden ihtiyaç olduğu gün bu sistemin çalışır vaziyette hazır olması gerekmektedir. Bunun da tek yolu düzenli olarak bakım ve kontrollerinin yapılarak, sistemin sürekli canlı kalmasının sağlanması ile olabilecektir. Zamanında her şey yapılmış, tüm sistem doğru projelendirilmiş ve uygulanmış ama yangın çıktığı gün, örneğin su deposunda su kalmamış veya pompa arızalanmış ve yangın söndürme sistemi görevini yapmamış/yapamamış ise bu kadar sistem ne için yapıldı. Sadece yangın söndürme sistemi var denilmesi için mi veya denetimlerden göstermelik geçebilmek için mi? Aslında en büyük sorun bu. Bu sistemlerin denetim ve kontrolleri geçmek, bazı ruhsat ve izinleri almak için yapılmadığının, insanların mal ve can güvenliğini emniyete almak için yapıldığının anlaşıldığı gün bu sorunlar büyük oranda ortadan kalkmış olacaktır.

EĞİTİM ve TATBİKAT ; Tüm uygulamalar ve kontroller standartlara uygun, sistem çalışır vaziyette olsa dahi insanların yangın sırasında ve panik halinde nasıl hareket edeceği de çok önemlidir. Olası yangın esnasında nasıl hareket edileceği, insanların bir an önce binayı nasıl boşaltacağı, personelin bu konuda insanları nasıl yönlendireceği vb. konularda personeller sürekli eğitime tabi tutulmalı ve ara ara tatbikatlar yapılmalıdır. En küçük detay bile atlanmamalıdır.

Sonuç olarak; yukarıda belirtildiği gibi, yanlış projelendirmeler, proje doğru olsa bile yanlış ve eksik uygulamalar, her ikisi doğru olsa bile zamanında yapılmayan kontroller, bakımlar veya göstermelik kontrol raporları, bu yangın felaketlerinin son bulmamasına neden olmaktadır.

Her olay sonrası sorumluları veya günah keçilerini bulmak, yargılamak sorunu çözmez. Benzer bir olay yaşanana kadar felaket yine unutulur.

Sorun bu değil. Sorun sistemin yanlış kurgulanması, denetim ve işleyişin yanlış olmasıdır.

Artık her sabah bir felaket haberi ile uyanmak istemiyoruz.

Bilimin, tekniğin, mühendisliğin, mühendis örgütlülüğünün yok sayıldığı bir sistem istemiyoruz. Bu şekilde bu sorunlar çözülemez. Denetim kamusal bir görev ve sorumluluktur, piyasanın insafsızlığına bırakılamaz. Kural ihlalleri ve kuralsızlığa varan uygulamalar kabul edilemez. Halkın can ve mal güvenliği kâr hırsına feda edilemez.

Kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşu olan Odamızın, ilgili mevzuat düzenlenmeleri ve uygulamaları konusunda ve denetim/kontrol süreçlerinde her türlü desteğe ve görev almaya hazır olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.