s
Beyazperdenin görünen kahramanları yıldızların hayatları hep mükemmel ilerler öyle değil mi? İlk önce bir yan rol sonra biraz makyaj ve güzel ışıkla gelen başrol, daha sonra hakkında çıkan bin bir dedikodu ve “bingo”. O artık yüksek bütçeli filmlerin vazgeçilmezidir. Dünyanın tüm yönetmenleri o yıldızla çalışmak ister. Hayranları onun bir selamını görebilmek için kilometrelerce uzaktan gelir. Evet bunların hepsi olabilir ancak sinema sektöründe işler oyuncular için sadece olumlu olarak gelişmez. Bir gün kapı dışarı da edilebilirler. İşte şimdi o büyük “yıldızların” kapı ediliş hikayeleri sizlerle.
1976nın başlarında, yönetmen Francis Ford Coppola, “Apocalypse Now” için Harvey Keitel ile çalışmaya karar verdi. Daha sonra da Keitel, Joseph Conrad’ın Vietnam War tarzı, ince bir şekilde üzeri örtülmüş olan Heart of Darkness’ının adaptasyonu olan filmin yorgun başkahramanı olarak işe alındı. Coppola’nın, Steven McQueen’den Al Pacino’ya oradan Jack Nicholson’a uzanan deneme çekimlerinden sonra yönetmen, Martin Scorsese’nin “Mean Streets” ve “Alice doesn’t live here anymore” filmlerindeki hem ciddiliğini hem de sempatik performansı ile ön plana çıkan Keitel’i gözüne kestirmişti. Kietel’ın Amerikan denizciliğinde (U.S Marines) üç yıl görev yapmış olması, kimseyi çok fazla incitmemişti. Çekimdeki bir hafta, Coppola, Kietel’ın anlatıcı/başkahraman Willard performansından pek memnun kalmadı. Coppola, tüm filmin bütünlüğünü riske atarak, Apocalypse Now’un çekimini yaptığı Filipinlerden Los Angeles’e uçarak “yeni transferi” için uğraş verdi. Martin sheen’den keitel’la yer değiştirmesini istemek için prodüksiyonu durdurdu. Sheen ilk başta Coppola’nın Vietnam filmini es geçti çünkü zaten bir film çekiyordu. Ancak daha sonra The Godfather’da da deneme çekimlerinde beraber çalıştığı Coppola’nın teklifini reddetti. Böylece Harvey Keitel, Apocalypse Now’un evreninde bir daha gözükmemek üzere kayboldu.
Marty McFly karakteri, Micheal Fox’tan başkasına nasıl yakışabilir ki? Tabi ki yönetmen Robert Zemeckis’in rol için ilk tercihi oydu ancak şartlar onu az daha başka taraflara sürüklüyordu. Fox 25 yaşındayken NBC’nin sitkomu Family Ties ile anlaşması vardı. Zemeckis’in bir bilim-kurgu komedisi için de oradan çıkamazdı. Daha sonra Marty rolü, Fox’un alternatifi olarak Eric Stoltz’a verildi. Stoltz’lu çekimlerden tam beş hafta sonra Zemeckis, ortak yapımcı ve senarist bob gale, yönetici yapımcı Steven Spielberg ile birlikte Stoltz’un komedi bu filmde yeri olmadığı konusunda anlaştılar. Stoltz’u öne çıkaran görüntüler çöpe dönmüştü ve karaktere yeniden oyuncu alımı yapılmalıydı. Uzun uğraşlar sonucunda ekip NBC ile anlaştı. Fox, gün boyunca sitkomu çekecek geceleri ise Back to the Future’da oynayacaktı. Muhtemelen bu anlaşma ekip için zor, gelecek seyirciler için harika bir olayın başlangıcı olacaktı.
Back to the Future’deki Stoltz’un çıkışına çok benzer bir şekilde, Van Damme’nin, insan avı yapan hırçın uzaylı rolü beğenilmedi. Bir dedikoduya göre de Van Damme kovulmadı, “istifa etti”. Çünkü maharetlerini, o ağır kostümün içinde gösteremiyordu. Böcek gözlü bir hamamböceği yaratığı dizaynı, yönetmen john McTiernan tarafından beğenilmedi. Çünkü o, Arnold Schwarzenegger’in komandolarını o kostümden korkmayacağımı düşündü. Set, canavarın yeniden tasarımı için aksatıldı. Makyaj efektleri ustası Stan Winston karakteri baştan yarattı. Ancak Van Damme’nin kostümle ilgili rahatsızlıkları yüzünden filmden çıkarıldı. Bu “süper dövüşçünün” ahı tutmuş olacak ki Predator olan yeni oyuncu kostümün içindeyken sakatlandı. Kim bilir belki de Van Damme “maharetlerimi gösteremiyorum” derken o koca canavarın içinde gerçekten hareket edemiyordu.
AHMET TOĞAÇ