İMDADINA AĞABEYİ YETİŞTİ
Olay yerine yakın olan Mustafa Aydaş, iddiaya göre motositletiyle yaklaşık bir dakika içinde kardeşinin söylediği yere gidince kalabalık bir grubun kardeşinin de aralarında bulunduğu gençleri dövdüğünü gördü. Kardeşini kurtarmaya çalışan Aydaş da saldırıya uğradı. Saldırgan grup ellerindeki kesici alet ve sopalarla Mustafa Aydaş’ı feci şekilde dövdü.
Yüzü, kafası ve vücudunun diğer bölgelerinden yaralanan Mustafa Aydaş çevreden yetişenler tarafından güçlükle kurtarılarak hastaneye götürüldü. Kafasına 6, parçalanan yüzüne ise 48 dikiş atılan talihsiz gencin yanısıra olayda yaralanan kardeşi ve iki arkadaşı da darp raporu aldı.
“AKAN KANIMIN HESABINI KİM VERECEK ?”
Başından geçenleri sosyal medya hesabından paylaşan Gaziantep Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 1. Sınıf öğrencisi Mustafa Aydaş şunları ifade etti:
*Ben üniversite öğrencisi Mustafa Aydaş. 4 Ağustos saat 23.30 sıralarında Gaziantep/Karataş mahallesinde kardeşimi gasp etmeye çalışan Suriyeliler tarafından bıçaklandım. Ölümcül bıçak darbesi hayatım boyunca yüzümden gitmeyecek.
*Refleks anıyla kafamı geri çekmesem belki de 23 yaşında bir kardeşinizi kanı beş para etmeyen insanlar yüzünden kaybedecektiniz. Ben, bunun hesabını kime soracağım? Benim akan kanımın hesabını kim verecek? Annemin göz yaşlarının, babamın kahroluşunun hesabını kim verecek?
*Madem ki eli bıçak, silah tutan bireyler var neden kendi ülkelerinde değiller? Arkadaşlar, ben sadece kardeşimi korumak istedim. Kötü bir şey yapmadım. Sonucu ise bu oldu. Kafamda 6, yüzümde 48 adet dikiş. Daha da söyleyecek bir cümlem yok. Kimsenin başına gelmemesi dileğiyle.
*Üzerimde motorcu kaskı haricinde sert, delici veya kesici bir alet olmadığını da belirtmekte fayda görüyorum. Benim yerimde siz, kardeşiniz, anneniz veyahut babanız da olabilirdi. Bu konunun bir çözümü olması gerekiyor.
ÖLDÜ DİYE BIRAKIP GİTTİLER
Sosyal medya paylaşımına bazı kullanıcıların doğruluğunu sorgulaması üzerine bu kez hastaneden kendisine verilen darp raporunu paylaşan Mustafa Aydaş, kendisine ulaşan SÖZCÜ Muhabiri’ne olayı şöyle anlattı:
“Kardeşim 18 yaşındaki Yılmaz Mert, astsubaylık sınavına gitmişti. Akşam saatlerinde dönmüş ve eve gitmeden arkadaşlarıyla buluşmuş. Ellerinde bıçak, sopa bulunan 10-12 kişilik Suriyeli grubu çantalarını, cep telefonlarını ve paralarını almak istemiş. Direnince de dövmeyi başlamışlar. Bu arada kardeşim beni aradı.
Olay yerine yakındın ve motorumla hemen belirttiği yere gittim. Kardeşimi aralarından aldım ama bana 30-35 santimetre uzunluğundaki kılıç gibi bıçakla vurdular. Öldüresiye dövdüler. Sonra da galiba öldüğümü sanıp kaçtılar. Polise gittik, ifade verdik. Şimdi de Şahinbey Karataş Polis Merkezi’nden ifade için çağrıldık.”